Günlük çıkan anime yorumlama ve inceleme bölüm 61

 

Kami-tachi ni hirowareta Otoko S2:  Bakalım serinin dokuzuncu bölümünde bizi neler bekliyor. İlk başında Eliaria akademiye başlamıştır. Yeni ders yılı başlıyor der. Senseileri onlara son seferimiz de kolay büyüleri öğrenmiştikder. Büyü gücünüzü vücudunuzda hissedebildiniz mi der.Eğer hissedemeyen kişiler varsa bugün antreman yapabilirlerder. Eğer ilk adımı tamamladıysanız sıradaki adıma geçersiniz.Bu vücudunuzda ki büyü gücünüzü dışarı vurmanızı ve kontrol etmenizi sağlar der. Ben akademiye geleli daha bir ay olmasına rağmen çok canım sıkılıyorder.Tüm derslerde öğrendiklerimizi ben daha önce öğrendiğim için. Ayrıca Dükün kızı ünvanı belkide benden insanları uzaklaştırıyordur.Sonra kendi tek başına eğitim alanına gelir ve yoğun bir iç çekiş yapar.Orada olan biride ne oldu genç bayan der. O da haa der. Sonra da açılış parçası çalar.Bölümün adı da Eliaria nın yeni arkadaşlarıdır. Sen der Cont Wildan'nın... Pardon der. Ben  cont Wildanın en büyük kızı Michelle'yimder.Arkadan Jamil hanım olduğunu fark etmemiştimder.Lütfen korkunç davranışı mı bağışlayınder. Özür dileyecek ya da affedilecek bir şey yok ortada. Çünkü burası bizim statülerimizin önemli olmadığı bir yerder. Sana Michelle diyebilirmiyimder. Tabiki der.Hanımım der. Hanım yerine bana Elia derseniz çok müteşekkir olurumder. İyi o halde size Elia diyeceğimder. Benim de sesimi gevşetmemin bir sakıncası yok değil mi der. Bunu yapmak gerçekten yorucu der. Tabiki benim yanımda rahat olabilirsiniz der. Bu arada burda yalnız başınıza napıyorsunuz der. Gerçek bir sorunla karşı karşıya olduğumdan değil der. Sadece buradaki dersler biraz.Sonra bende aynısını hissettimder. Şimdi çoğunlukla ders alıyormuş gibi yapıyorumder. Ayrıca tuhaf gruplara bulaşmak istemiyorumder. Molalarda da konuşacak kimsem yokder. Geçrekten mi der.Seni popüler sanıyordumder. Evet ilk geldiğim zaman bir kaç kız öğrenci tarafından yanlış fikirlere kapıldılar.Ayrıca ben çok sosyal konuşkan biri değilimder. Anladım der. Neden buradasın der. Bugün değil der. Bugün bir deney yapmak için buradayımder.Ve elindeki pentegramı gösterir.Sen simyacı mısın der. Maalesef ben simyacı değilimder. Sihir çemberi bilimi adı verilen bir sihir türü üzerinde çalışıyorumder. Sihir çemberi bilimi mider. Evet.Simyadan ayrılan çok küçük bir çalışma alanıder. Burada bunu öğreten öğretmende geçen yıl işi bıraktıder. Bu yüzden kendi başıma çalışmaktan başka çarem kalmadı der. Anladım der. Evet. Bu arada Elia simya ve büyü halkalarını bilmenden etkilendim der. O da ha der. Genel halk simya hakkında yanlış fikirlere sahip gibi görünüyor, ancak başkalarının sahip olduğu olumsuz izlenime sahip gibi görünmüyorsunuzder. Çünkü. Eğer mümkünse sizden simya hakkında daha fazla şey öğrenmek isterimder. Maalesef ben de simya hakkında fazla bir şey bilmiyorumder. Daha önce bir simyacı ile tanışmıştım bilgim bu kadar der. Anlıyorum şimdi deneyime başlıyorumder.Ben de izleyebilirmiyimder. Tabiki der. O ne der. Bu ezilmiş ateş ve nötr elemantal sihirli kristallerle karıştırılmış mürekkeptir. Öyle olunca bir şey mi değişiyorder. Ona çizdiği şekili felan anlatır.İlginç olduğu için yapıyorumder. Kendi içinden Michelle-san aynı Ryoma'ya benziyor der. Sonra yere şekli çizer ve deneye başlar ama başarısız olur.Sonra içeri tilki içeri girer. Asıl ben kendimi tanıtmadığım için üzgünümder. Sen bayan Miyabi'sin değil mi der. Aynı sınıftayız demi der. Bana mesaj mı getirdin kimden geldider. Elinden geleni yap demiş.Ryoma  sonra onunla konuşmaları aklına gelir. İkisi ilede arkadaş olur.Sonra okulun bahçesinde oturakta oturup konuşurlar.Sonra antreman sahasına giderler.Sahada antreman maçı yapan iki kişi görürler.Onları tanıtır.Hatta birini kızı baron Clifford'un en büyük kızı Riela Cliffordder. Miyabi de ailesi nesillerdir şovalye ailesiydider. Riella kazanır. Michelle selam verir. Oda yanındakiler kim der ve biraz konuşabilir miyizder. Evet bende kabul ediyorum sizin takımıza katılmaktan onur duyarımder. Başka bir kişi daha alabilir miyizder.Hiç düşündüğünüz aklınızda olan biir var mı der. Miyabi bir kişi var ama der. İsmi Kannan der.O olabilirder.Beş'i iyi birer takım olur.Sonra kamp yaparlar.Sonra bizim Ryoma mektup yazıp gönderir.O da okur.

Yorumum ise güzel eğlenceli bizim Elia kendine arkadaşlar edinip takım oluşturup sınıfları ile birlikte kamp yaparlar.Güzeldi hani biraz arkadşa edinme konusunda sakıncaları olsada yinde kırıp arkadşa oldu.

Benriya Saitou-san, Isekai ni Iku:  Bakalım serinin dokuzuncu bölümünde neler olmuş. İlk başında hüzünlü köpekder. Ben iblis diyarının av köpeğiyimder. Şeytan aristokratların evcil hayvanı olarak avlarına yardım ediyorumder. Büyülü yaratıklar, mistik yaratıklar ve ejderhalar.Hiç biri benden kaçamaz. Ancak yeni birisi ile tanıştım.Yolunu kaybemtiş ve insan aleminden buraya gelmiş birider. Güzel kadın kurtder. Sonra açılış parçası çalar. Morlock'san gitti mi der. Saitou-san. Ne demek oluyor bu der. Keşfe çıktığım gün yemeğini getirdiğimde nefes almıyordu.Peki canlandırma büyüsü? Raelza sorar. Onu bir tapınağa götürdün mü der. Hayır der. Ve morg kullanımı büyük miktarda para gerektirirder. Ayrıca bizim iş o kadar para vermiyorder. O zaman o nerede şimdi der. En azından vücudunu çürümekten koruduğumuzu sanıyordumder. Kulübenin gölgesinde tutarak ama, Raelza vahşi bir köpek moruğu yedi mi der. Onun sadece bir parçasını der. Ama aldığı yara ciddiydi bu yüzden Bu gerçek mi der. Peride vücud iyi durumda olmazsa canlandırma büyüsü işe yaramazder. Birisi gömüldükten sonra işe yarayan bir vakayı hiç duymadımder. Zehirden öleceğini hiç düşünmemiştimder. Ona panzehiri vermede geciktiğimiz için mi der. Bir süreliğine iyileşmiş gibi göründü bende temkinli yaklaşmayı bıraktımder. Ve o ekmeğinin üzerine biraz bal sürüp yedi der. Bu kadar büyük bir şey ağzıma sığmayacakder. O karanlık ruh ile olan mücadelemizde ölmedi. Böyle bir sonla mı olacaktı. Bunak.Büyük büyücü Morlock öldü. Canlandırmanın imkansız olduğundan emin değiliz değil mi der Saitou-san. Hadi onu kazıp çıkaralım. Canlanma büyüsü için kiliseye muazzam bir bağış gerektirirder. Ve moruk aptalca yüksek seviyeydi. Ödeyeceğimiz bir miktar değilder.Hala. Ne kadar çok zaman geçerse canlandırmanın başarı şansı o kadar düşüyor değil mi der. Onu kazıp çıkarmalı ve mevcut durumunu korumak için Lafa'nın büyüsünü kullanmalıyızder. Ama der Raelza .Sonra Sürekli onun hakkında kötü konuşuyorsun ama o senin için önemli değil mi der. En ufak bir ihtimal bile varsa elimizden geleni yapmalıyızder. Benim geldiğim dünyadan farklı olarak  burada yani bu dünyada tamamiyle ölmek diye bir şey yokder. Peri de Saitou'nun söylediği doğruder. Çok geç olmadan ihtiyacımız olan araçları toplamalıyızder.Lafa sonra ben gidip Maevena'nın dükkanından sihir için ihtiyacım olanları alacağımder. Siz ikiniz ise handan kazmak için ödünç aletler alın gelinder. Karanlık bastırmadan önce başlayalımder. Sonra yine yer altına inip ilk başta gördüğümüz köpeği görürüz.Oradaki canavarlarla  beyaz kurt için mücadele eder.Bizim siyah kurt.Sonra çok sakındığı kurt ölmüştür.O da çiçek bırakıp yanına tam gidecekken yavrusunu görür.Sonra da bizimkilere döneriz.Ve İlk oraya ulaşan peri Lafa'dır mezara bir gider ne görsün mezar kazılmıştır.Ama buda onlar yaptı zanneder.Sonra Raelza ve Saitou nerede der. Sonra oraya giderlerken bizim büyücünün iskeleti ile karşılaşırlar.Ve onlara ateş büyüsü ile saldırır.Ölümsüz iskelete dönüştüğü için bizimkilere saldırır.Savaşmaktan başka şansım yok deyip Raelza saldırır.Ama işe yaramaz.Bizim bunak bir zombi olur. bir normale döner.Köpek bnunu için en önemli şeyini yemiştir.Ve bizimkiler o köpeği bulmaya gider cüce ile Raelza ve Lafa ile birlikte bizimkileri ararlar.Ve Morlock  bizimkine Raelza hakkında ne düşünüyorsunder. Ne mi der. Neden bunu şimdi soruyorsunder. Tabiki Raelza partimizin önemli bir üyesider. Öyle değil der. Normal bir kız olarak onun hakkında ne düşünüyorsunder. O da nee der. İlk Raelza ile tanıştığımda daha on yaşında bir kızdı der. Tek annesi kalmış babası kurt tarafındna öldürülmüş. Sadece annesi ve kendisi kalmış kışın dağlarda kalıp yemek aramak için gidip bir daha geri dönmemiş. Bir kurtla zorlu bir savaşa girmiş ve ölmüş. Raelza öyle söyledider. Raelza asla eve gelmeyecek olan annesini beklerken kararlı ve yılmadan yaşadıder. Ve o zaman kurtun çoxupu ile karşılaşır.Ve onunla iyi anlaşırlar.O gündne beri baya uzun yıllar geçer.Ve o günlerden bir gün tanıştıkder.Sonra onu maceracı olarak loncaya yazdırdımder. O benim ailem olduder. Aynı kızım gibider. Aslında biraz önceden beri vücudumun yenilenmesinin durduğunu hissettimder. Saitou Morlock-sander. En kötüsü olabileceğine göre şunu söylemek isterim. Eğer onunla iyisen kızım Raelza'yı sana emanet edebilirimder. Sonra karşılarında cehennemdeki köpek hırlamaya başlar.Orada da biter.

Yorumum ise güzel dram bir bölümdü.Bakalım diğer bölümde neler olacak merakla beklemekteyiz.Baya güzel bir bölüm olmuş.Morlock'un nasıl Raelza ile karşılaştığını ve onu nasıl büyüttüğünü çocukluğunu ailesini felan öğrendik bakalım nasıl olacak baya etkileyici idi.

Mou Ippon!:  Bakalım serinin dokuzuncu bölümünde neler olacak.Judo turnuvasında bizim Michi ilk baştadır.Tam rakibini atacakken bitmiştir.Sonra antremanını hatırlar ve ona yaptığı taktiği kullanarak kendinden büyük cüsseli biri ile nasıl mücadele edeceğini öğrenmiştir.Ve  kazanır.Sonra kardeşini hayal eder sende Judo'yu denemek ister misin der. O da gülerek o zaman kabul eder.Ve kazanır evet der.Sevinci aşırıya kaşınca hakem bak fazla yapma yoksa sayını geri alırımder. Sonra Sachhan güzel bir maçtı der. Selam vererek yerine gider.Sonra üzgünüm der öteki Kotoka kazan der.Bakalım diğer karşılaşmalar nasıl olur.Yine Michi çıakr kaybedince Michi değişir.Bakalım nasıl olacak.Rakip hakkında bilgin yok ne yapacağını bilmiyorsun der.Arkadaşları ilk rakibini inceleder.Sonra rakibi saldırıcakken bizimki saldırır hemen iyi tutuşder.Kızı yere atacakken kız dayanır.Ve bizim ki saldırmaya devam eder.Ve o kızı da yener.Sonra senpaileri karşısındaki kız güçlümüydü yoksa zayıfmıydı pek anlamadımder. Kochan yapacak bir şey yokder.En son Anchan kalır.Bakalım sırada ne yapacak.Sonra onlardan sorunlu senseileri bu kadar gergin olmana gerek yokder.Umehara.Mezunlar size baskı yapmaya çalışıyor demi der. Yarattıkları judo kulübü etrafındaki geleneklerin yeniden canlandığını görmekten mutlularder. Hepsi hep bir ağızdan bunları destekler.Geçmişlerini gösterir.Umeharaların okullarındaki işte judo kulüblerine girişleri ve nasıl kurdukları senseilerine kabul ettirmeleri ve ben sadece judo kulubünü severek yapmak istiyorumder.Umehara.Arkada onların okulunun milli marşları var.Umehara baya gergin hisseder.Sonra bir kız çıkıp şişş yapar burada biz maç yapıyoruzder. Kendin Nacchan olarak elinden geleni yap eğlen gelder. Bakalım nasıl olacak. Bakalım bir galibiyet daha alabilecek mi.Umehara baya zorlanır Michi zorlar baya yere yıkmak için ama oda direnir baya.Çok konuşuyorder.Ve bakalım kim kazanacak.Umehara da üzgünüm Sachi,Kotoko der. Onlarda onu destekler ve tribünden ona destek ve yardım gelir.Bakalım nasıl olacak.Senseilerinde o çok güçlüder.Yumuşaklık sertliği bastırır.Kulüb mottolarıdır.Umehara ilk başta o yazıyı okur.Kendi içindne benim gibi küçük biri bile güçlenir mi der. Oradaki bastırmakla ne demek istemiş der.O dev gibi der.Sen benim üst sınıfımmısınder.Ben ilk yıldan Sachi Minato tanıştığımıza memnun oldumder. Aynı yaştaymışızder. Sonra küçük birisi büyük birsini yenebilir miki yalander.İmkansız der. Sachi ile arkadaş olurlar.Ve birlikte antreman yaparlar.Senseileride kitapta yazanı okur.küçük olan büyük olanı yenerder.Ama Umehara o kadar basit değildirder. Sonra geçmişi düşünürler.Ama maçları çekişmeli ve eğlenceli geçmektedir.Umehara kazanır.İlk sayısını alırlar.Berabere yeterli değil deyip savaşmaya devam ederler.Sonra rakibin gücünü ona karşı kullanma deyip Michi alır sayıyı ve biter.Güzel bir kaşılaşmaydı iyi bir deneyim oldu onlar için. Sonra ara olur ve bizimkiler dışarda yemek yerler.Ve biraz dinlenirler.

Yorumum ise güzel eğlenceli iyi bir maçtı.En son maçları ve ilk maçları gerçekten güzeldi.Hani gerçekten çekişmeli bir judo mücadelesi izledik diyebilirim.Bakalım diğer bölümde neler olacak.Merakla beklemekteyim.