Zom 100 - Zombie ni Naru made ni Shitai 100 no Koto: Bakalım serinin birinci bölümünde bizleri neler bekliyor. İlk dakikalarında ana karakterimiz zombili bir film izlemektedir. Gzö altı çökmüş hayattan bezmiş bir halde hem ramen yiyip hemde zombi korku filmi izlemektedir. Ofise kıyasla böyle bir şey olsa cennet gibi olurduder. Vakit bu kadar geç mi olduder. Hemen yatmazsam yarın işe geç kalacağımder. Niye yarında iş var diye sayıklayıp gitmek istemiyorumder.Bu üç öncesine ait bir hikayeder. İşe ilk başladığı zaman.patronuda üretim departmanına atandınder. Akira Tendo der. Tanıştığıma memnun oldumder. Güzel bir atmosfer vardıder. Rüya gibiyidider. Belki bir yıldız oyuncu ile çalışabilirimder. Anlamadığın bir konu olursa ona sorabilirsinder. Sonra bir kıza çarpar. O da yürürken önüme bakmıyordumder. İlk görüşte aşık olur. Tanıştığıma memnun oldum ben de muhasebe departmanındna Saori Ohtorider. Anlayamadığın bir yer olduğunda her zaman bana soru sorabilirsinder. Tam şurada sol da oturuyorumder. İlk gününde bol şans der. Sonra ilk gün kutlaması yaparlar. İşte orada senpaileri ona soru sorarlar. Kendinden bahseder oda. Hangi üniversiteye gittin, hangi sporla ilgilendin kız arkadaşın var mı felan. Ohtori-san tam benim tipimder. Artık herkes kalkar. Herkes partiden sonra ofise geri döner. Ne oluyorder. Bu da ne der. Bu normal mider. Yanındaki senpai de bitirdin mi der. O da 10 dakika'ya hazırder. İlk gün bütün gece çalıştıkder. Ne zaman eve gidecemder. Bugünde geceleyeceğimder. İki gün sonra eve dönebilmiştimder. Uykum yeterli gelmedider. İşten arama gelir. İşe gitmek istemiyorumder. Hadi benim seçtiğim işder. Beni küçük görmeyinder. Arkadaş canlısı bir işder. Aynı zamanda yıl dönümü gününüzü ve akıl sağlınızı da kaybetme noktasına gelirsinizder. Yine de onları kullanan birilerini hiç görmedimder. Hepsi ofiste kalır. 150-200 saat eve gitmeden çalışırlar. Patronları çok kötü biridir. Hepsi enerji içeceği içerler, sonra ikinci yılında ne zaman banyo yaptım ki der. Bayan Ohtori-san buna öğle yemeği getirir. Görüşürüz Tendo-kunder. İçerde olanlar ayıptır. Neden hala burada çalışıyorumki der. Başka bir iş bulabilir miyim imkansızder. Gözlerin altı çökmüş üçüncü yılında daha da yüklenirler. İş yerinde zulüm uygularlar. Hadi başka biri daha iyi yapar felan. Patronları bağırır. Bu iş neki felan. Kafa gitmiş bizimkinin. İşe gitmek istemiyorumder. Ama zorla gider. İşte kirayı verecekekn izlediği filmdeki olay gerçek olur.O da zombiler ve işe gitmek zorunda kalmaz. Bu da na der. Zombiler mi. Ne yapacağım ben der. Böyle giderse işe geç kalacağımder. Yoksa bunun anlamı bugünden başlayarak işe gitmek zorunda değilimder. Özgürümder. Ve güvenli bir yer bulmak için kaçar. İşte düne kadar gördüğüm dünya siyah ve monotonduder. Ama şimdi mavi gökyüzü yeşil ağaçlar. Dünya bu renklimiydider. Yakushima'ya gitmek istiyorumder. Yapmak istediğim çok şey varder. Bayan Ohtori-san iyi midirder. Bisikletle şirkete gider. Ohtori-san'ın yanına gider. Hadi zile basder. Kapı açık deyip içeri girer. Patronu aşığı itekler. Zombi olan. O da dönüşmüştür. Markete girip kendi istediği şeyleri alıp hayatta kalmaya başlayacaktır.
Yorumum ise güzel eğlenceli 2.bölüme doğru aksiyonun çok olacağı bir seriye benziyor kanları felan renklendirmişler ki sansür fazla olmasın diye. Bakalım ilerde bizi neler bekliyor. Bayağı zor zamanlar geçirmiş üç boyunca şirkette patronları tarafındna zulüm görmüş hep birifing verilmiş mesia kalmaya zorlanmış, şimdi ise özgürdür. Zombiler sayesinde. Hani beğendim güzel, eğlenceli bir konusu var.Hani daha kanlı olsa iyi olabilirmiş ama olsun.
Shinigami Bocchan to Kuro Maid: Bakalım serinin birinci bölümünde bizi neler bekliyor. İlk dakikalarında bizim ikili sahile gitmişlerdir. Nasıl böyle bir durum oluştuder. Sonra açılış parçası çalar. Bölümün adı da Dük, Alice ve büyülü havuzdur. Dük iskambil kağıtlarından kule yapmayı dener.Birden Alice çıka gelir ve Efendimder. Çok yakınsınder. Kapıyı çaldım ama cevap gelmedider. Öyle mider. Tahminen çok fazla odaklandığım içinder. Kart kulesi mider. El yeteneklerin oldukça iyider. Biraz bayağı bir panik yaptınder. Ne yaptığını görmemem için tek başına olduğunu varsaydımder. O da ne oluyorder. Hiç bir fikrin yok muder. Yokder.Bu kadar yakınlaşma dedimya der. Bana dokunursan ölürsün bakder. Kendimi durduramadım, çünkü verdiğin tepki çok tatlıydıder. Dikkatli older. Eğer sne ölürsen bende ölürümder. O da neden der. Çünkü sana aşığımder. Alice'in bana tatlı değilde havalı demesini istiyorumder. Sadece izle onu etkilemek için harika bir şey yapacağımder. Zaten izliyormuşder. Benim yerime kartları tutar mısınder. Tabikider. Hiç odaklanamıyorumder. Ciddi halini daha çok seviyorumder. Annesi buna en geç bahara kadar lanetini bozmalısınder. Eğer lanetini bozamazsan Walter'i varis yapacağımder. Annesi. Elbette lanetten kurtulmak istiyorum, ama kurtulmak istememin nedeni varis olmak değilder. Cuff ve Zain bana yardım ediyorlarder. Yaptığı kule yıkılır.Cuff ve Zain de sirkte palyaçoluk yapmaktaır, ya da akrobatlık. Srikte ne kadar zaman kalacağızder. Cadı olduğumuzu öğrenmeden buradan gitmeliyizder. Sirk için lanetlemek istemiyorumder. Ama bu yerden ayrılmakta istemiyorumder. Bir şey hatırladımder. Geçen cadı dünyasına gittiğimiz sefer oradan bir şey almıştımder. Daleth bana borçluyder. Al çanta sana der.Bir çok şey varder. Belki bir tanesi lanete bozmamıza yardımcı olurder. Senin arkadaşların olduğu için onları yalnız bırakamayızder. Her gördüğümde daha çok istiyorumder. Zamanı kontrol eden büyüyüder. Katılıyorsun değil mi Sharonder. Viola buradaydın demekder. Burada olduğuna sevindimder. En büyük oğlu görmeye gitmiş olabileceğini düşündümder. Gitmek istiyorsam bu benim seçimim değil mi der. Annem asla gidemezsin demedi der. Dedemiz ve anneannemiz ha der. Cuff da Dük'ün konağına girer. Gerçekten yolunuza mı çıktımder. Sirkte son zamanlarda çok doluydu ondan uğrayamadımder. Geldiğinize sevindikder. Burada özgürce büyü kullanabiliyorumder. Malikaneyi yakacaksınder. O zaman havuza girelimder. Ne iyi bir tasarımder. Alice mayosunu giymeye odasına gider. Ve giyip geşlir. Çok tatlı olmuştur. Ben iyiyim siz ikiniz eğleninder.Ona soğuk portakal suyu verir.Onlar ne güzelder. Neden sirke katıldınder. Bende bir gün sirke gitmek istiyorumder.O da evet gelip izleyebilirsinizder. O da güzel bir tablo çizer. Burası sıcak oldu hadi sende bize katılder.Ama onun kafası zaten sıcaktan başı döner.Sonra ona hediye gelir. Ama kutunun içi boştur kutu sonsuz bir boşluk vardır. Burası sizin dilediğiniz bir yerder.Zain buna güzel bir hediye gönderir. Bu kapının ardında sizin fantesileriniz varder. İkiside görmek ister. Çok utanıyorumder. Sonra piano çalar.Ardından başka bir kapı vardır.Beyaz kapı kader kapısı onu açınca Alice gelinlik giymiştir ve Dük ile evleniyordur. Ve utanır bayağı. Dük de ne gördünder. O da Majesteleri beni böyle hayal ettiğini bilmiyordumder. Hadi geri dönelimder.Çıkalımder.
Yorumum ise yine eğlenceli komedi bir bölüm oldu. Hani beğendim, bakalım diğer bölümde bizi neler bekliyor. Mangasının sonu güzeldi animede öyle bir son görmek isterim. Animasyonu olsun, karakterleri işlenişi felan güzeldi. Romantik komedi zaten hem eğlenceli hem komedi.
Eiyuu Kyoushitsu : Bakalım serinin birinci bölümünde bizleri neler bekliyor. İlk dakikalarında ise kahraman ile şeytan kral çarpışır. Beni durdurmayı başaramazsan dünya'nın sonu gelecek büyük Kahramander. Yani sahip olduğum tek şey bir çakılder. Şeytan kral ona bir meteor gönderir.O da taşı yuvarlayıp en güçlü delme etkisini etkinleştirir. Meteor'un içinden delip geçer. Bu kadar ucuz bir hareketler artık yettider. Hadi buna herşeyimizi verelim ve son verelimder. Aynen öyle olsunder. Daha fazlasını isteyemezdimder. Ve tüm güçlerini tek bir saldırı için toplayıp saldırıya geçerler. İkiside kazanamaz. Beraberlik ile biter. Birbirleirni kılıç saplarlar.Sonunda bittider, kahraman. Sonra aradan bayağı bir zaman geçmiştir. Bizim ki Arkadaşlar böyle mi yaparder. Bir çok normal insan varder. Tamamder. Bugünden itibaren arkadaşlar edineceğim ve hayatı sıradan bir insan olarak yaşayacağımder. Bölümün adı Ağırbaşlıdır. Bizim ki tamam hadi arkadaş edinme zamanıder. Ben Blade der. Hadi arkadaş olalımder. Sen neden koridorun ortasında kargaşa çıkarıyorsunder. Hepiniz prestijli Rosewood Akademinin öğrencilerisinizder. O Earnest Flamingder.Okulun en başarılı öğrencisi olduğu için herkes ona imparatoriçe diyorder. Ben Blade der. Earnest te kimsin la der. Yüzünü ilk defa görüyorumder. Arkadan bir öğrenci Blade bu transfer öğrencider. Bu akademi dünya'yı korumak için kahraman yetiştiriyorder. Kahraman olmak umurumda değilder. Sadece arkadaş edinmek istiyorumder. Earnest'te umurumda değil mider. Ne gönülsüz bir kararlılığınız varder. AA unutuyordumder. Müdürün ofisine gitmem lazımder. Bana müdürün ofisini gösterir misinder. Geldimder. Bugün ben yeni müdürünüzümder. Sen gidebilirsinder. Onunla konuşcamder. Bak senin yüzünden itibarım kötü olduder. Kahramanın büyük gücü uyanacakder. İkinizinde o savaş sırasında büyü güçleri gittider. Yüz arkadaş edineceğimder. Hepsine adını söyler.Adı arkadaş olalımder. Ben Sophie der, ben Blade der. Yeni öğrencinin yetenekleirni test et der. Eğer yapamazsan akademiyi terk etder. Ejder yiyici deyip oradaki test malzemesini havaya uçurur. Kılıç da dayanamayıp kırar. Sen kimsinder. Okul yemekhanesinde yemek yer. Earnestin yanına oturur. Herkes benden korkuyorder. Aptal mısın sender. Yemeği hemen yumulur. Sen benim arkadaşımsınder.Bak birlikte öğle yemeği yiyoruz ya der. Kızın odasındaki kılıç uygüç bahşeder.Kes yok et parçalader. Kılıcın kendi benliği vardır. Earnest'te kendi arkadaşı olduğu için mutlu olmuştur. Antreman sahasında alıştırma yaparlar.Earnest ile Sophie karşılaşır. Ve yenilir Sophie. Sırada sen varsın Blade der. Ejder saldırısı yaptınder. Öyle bir durumda iyi misinder. Earnest kendinden geçer. Büyü ve lanet farklıder. Hemşire Blade onu revire kadar götürür. İşte Earnest ona gün batımında Blade gerçekleri anlatır.Kılıcın lanetini onu nasıl yapabileceğini bilmiyorumder. Hala bir yol varder. Sahibi olarak beni kabul etmesi lazımder. Ama hala başarısızımder. İyi olacaksınder. Ben keserimder. Asmedous kılıcı seninle anlaşma imzalamak istiyorumder.Blade de ordadır. Sana inanıyorum Earnestder. Asmedous'un içine girer.Farklı bir dünya'ya girer ve orada ondan seninle savaşırımder.Ama Hadi Earnest kaybetme ve onunla anlaşma imzala.
Yorumum ise güzel eğlenceli komedi bir seri bizi bekliyor. Mangası güzeldi, animeside aynı şekilde güzel olacak gibi biraz echisi olabilir ama olsun fark etmezder. Komedisi olsun saldırıları animasyonu felan güzeldi. Kakrakter tasarımları da iyi idi. Hani çerezlik ya da harem felan istiyorsanız kesinlikle izleyin derim. Beğendim ama sadece mangasını okumuştum, onun animesi olması ayrı bir olay olmuş hani güzel olmuş bayağı.
Mushoku Tensei S2: Bakalım serinin birinci bölümünde bizleri neler bekliyor. İlk dakikalarında ise at arabaları ile kışta ilerlerler. Bizim oğlan akademiye doğru yol alır. Seni kuzeye getiren nedir der. Neden bana bunu soruyorsunder. Buradan ilerisi tehlikelideer. Ama bana bizim gibi maceracı koruma gibi gelmiyorsunder. Büyücü değilsin hala bir çocuk olmalısınder. Hala cevap vermek zorunda mıyımder. Suzanne kibar olmaya çalışıyorduder. Sara kavga çıkarmaya çalışma der. Ama dünden beri onun için endişeleniyorsunder. Ne kadar depresif göründüğünden bahsetmeye devam ettinder. Fittoa daki toplu ışınlanmanın kurbanı olan annemi arıyorumder. Ama onu nasıl bulacaksınder.Kuzey büyük bir yer der. İyi bir nokta der. İstersen sana yol üzerindeki kuzey topraklarını anlatabilirimder. Gerçekten mider. İşte anlatmaya başlar. Pazara gelirler. Soğukder. Otele bir bir aylık bir oda der. Üçüncü katta der. Kendini otel odasına kaaptıp Eris'in kestiği saçı eline alıp onu düşünür. Loncaya uğrayıp iş sorar. Sonra duvardaki ilanlara bakar. Bunu alıyorumder. Yalnız çalışırımder. Tek başına katlanmak zorunda değilsindir.Suzanne ve onların partisine katılır. Kuzey kapısında yarın sabah buluşalımder. Gerçekten ona benziyorder. Sara'ya içinden.O da onları bekler kapıda. Ben Rudeus Greyrat büyücüyümder. Herkes ona kendini tanıtır. Aklına Eris ile ustası gelir. Ayıların zayıflıkları felan düşünürler. Kamp yapıp, yemek yerler. İşte yerlerini kararlaştırırlar. Sara biraz asabi davranır ama kötü bir çocuk değildir felanderler. Onların yuvalarını bulurlar. Başlayacaklar. İlk büyücü saldırı yapıp saldırır. Hepsi yukarı doğru giderken çamurla onları tuzağa yakalandırır, Rudeus. Yanlış bir şeyler varder. Ve sezer toprağı dinler. Black Grizliye gelmiştir. Geri çekilinder. Geçş kaldım zayıfımder. Hayır der artık sıkıcı olduder. Ölsem fark etmezder. Etrafları sarılır. Rudeus düşünür neden kaçmıyorsunuzder. Beni bırakınder. Hatırladımder. Onların nden savaştığını anladımder. Rudeus kendine gelir. Burayı bana bırakınder. Kocaman bir alev topu gönderir. Hepsini öldürürler.Sonra da kürklerini soyarlar. Seninle geldiğim için mutluyumder. Teşekkür ederimder. Hadi eve dönelimdeer. Sara karşısına geçer. Bizi kurtardığın için teşekkür ederimder. Parti lideri hepsini kutlayalımder. Hepsine birer içki ısmarlarlar. En sonunda Eris'in saçını ateşe atar.Ve elinden geleni yapder.
Yorumum ise güzel eğlenceli bir bölümdü. Hani bizimkinin iç yolcuğu biraz da olsa dışarı çıkabilmiştir. Üzüntüsü azda olsa dinmiştir.Mangası güzel gidiyor, romanı bitmiştir. Yavaş yavaş kendini bulma yolu devam eder. Ama hala üstünden atamaz. Eris'in bunu bıraktığını felan ustasını felan eski günleri anımsar. Hep. Öğrendikleri dersleri hepsi aklına gelir. Kardeşleri olsun bakalım nasıl bier yol bulacak.Animasyonları güzel ama bd ile izlemek daha iyi olur. Animasyon olsun savaşları olsun bayağı iyi idi.
